Prof. Dr. Metin Günday ile söyleşimizin ikinci bölümünde siyasallaşan yargı ve sosyal medya paylaşımlarına uygunlanan düşman ceza hukukunu konuştuk.
– 2011 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla Bilişim Suçlarıyla Mücadele Daire Başkanlığı kuruldu ve 2700 polisten oluşan bir birimin sosyal medyada devriye gezme dönemi başladı. Bu birim “siber suçlarla” mücadelenin yanısıra psikolojik bir savaş da yürüttü.
2017 yılında Bilişim Suçlarıyla Mücadele Daire Başkanlığı sosyal medyayı takip ettiğini resmen duyuruyor ve yurttaşlara şüpheli paylaşımları ihbar etmeleri söyleniyor. Anayasa Mahkemesi bunun insan hakları ihlali olması nedeniyle iptal ediyor ama değişen bir şey olmuyor.
– Düşman hukuk uygulamasında suçun niteliği değil, seçilen kişinin muhalif kimliği önemli. Bu durumda belirleyici olan “suçtan” bireye değil, bireyden “suça” erişmektir.
– Bir gönderiyi paylaşmak ya da beğenmek bir suç unsuru olabildiği gibi, bazı hesapları takip etmek de suç olabiliyor. Fazıl Say bir Tweet’i RT ettiği için hakkında dava açılmasının yanısıra, Selahattin Demirtaş’ın Cumhurbaşkanı adayı olduğu dönemde Amasya Üniversitesi’nden 5 öğrencinin sosyal medyada Demirtaş’ı takip etmeleri “teröre destek” kanıtlarından biri olarak bir iddianameye girdi.
Listen to “Hukukun Temel İşlevi” on Spreaker.