
Muhreç kurmay albay Hüseyin Demirtaş ile Türkiye’de devlet – yurttaş ilişkilerini, devlet terörürünü ve devletin nasıl mafyalaştığını konuştuk.
Girizgah
“Devlet terörü” ifadesi, bir devletin kendi vatandaşlarına veya başka devletlerin vatandaşlarına karşı sistematik olarak uyguladığı şiddet, baskı ve korku politikalarını ifade eder. Bu politikalar hukuk dışı ve insan haklarına aykırıdır.
“Mafya devleti” terimi, bir ülkenin hükümetinin veya siyasi yapısının, organize suç örgütleriyle güçlü bir ilişki içinde olduğu ve bu örgütlerin devletin işleyişine etki ettiği bir durumu ifade eder. Bu tür bir durumda, mafya grupları genellikle yolsuzluk, şantaj, kaçakçılık, uyuşturucu ticareti ve diğer suç faaliyetleriyle devletin farklı seviyelerine sızarak kontrolü ellerine geçirmeye çalışır.
Türkiye’de “mafya devleti” iddiaları çoğu zaman gündeme gelmiştir. Özellikle 1990’larda, Türkiye’de siyasetin ve iş dünyasının bazı kesimlerinin mafya gruplarıyla ilişkili olduğu ve bu ilişkilerin devletin işleyişini etkilediği iddiaları sıkça dile getirilmiştir. Bu dönemde, mafya liderlerinin siyasetçilerle ve kamu görevlileriyle ilişkileri olduğuna dair birçok skandal ortaya çıkmış ve zaman içinde bugünkü tek adam rejimine dönüşmüştür.