
Tembellik, bir hak mıdır, yoksa bir tercih midir? Tembellik, hiçbir şey üretmeden yaşamak mıdır, yoksa “nitelikli tembellik” gibi bir kavram ile boş zamanı üreterek geçirme faaliyeti midir?
Boş zaman bir insan ihtiyacıdır. Çoğumuza monoton gelen çalışma yaşamı bize boş zaman bırakıyor mu? Sanayi kapitalizminin başladığı dönemlerden bu yana nasıl yaşam tarzlarına uyum sağlamaya çalıştı insanlık?
Yaşadığımız hayatlar ne kadar bize ait, ne kadar başkalarının belirlediği koşullara? Bugün, bir gün çalışmamak için mi çalışıyoruz?
Soruların hepsi, emek piyasasının çalışma düzenleri ile ile ilgili. Soruların temas ettiği sorunları insanlık geçmişte tartıştı, konuştu ve bu sorunların üzerine kitaplar yazdı. Yasalarla, çalışma koşullarına düzenlemeler getirildi.
Tüm sorunlar, doğrudan iktisadın içinde tartışılacak türden ama edebiyatın tuttuğu ışığı görmek, konuların geniş toplum kitlelerine ulaşmasını sağlıyor.
Moby Dick romanıyla dünyada ün salmış Herman Melville’in Yazıcı Bartelby adlı romanı 1853’te yayınlanır. Yani, sanayi kapitalizminin hızlı değişimler yaşattığı bir dönemde. Bartelby karakteri, işçi sınıfının içinde bulunduğu koşulları aktarıyor.
Listen to “Sanatta Kaybol” on Spreaker.Rus edebiyatında, Tolstoy, Dostoyevski, Puşkin, Gogol çok sıklıkla anılır ama Gonçarov aynı üne sahip değildir. Oysa, 1859 tarihli Oblomov adlı romanında yarattığı karakter, “Oblomovculuk” olarak tanınan bir kavramın ortaya çıkmasına vesile olmuştur. Oblomov kimdir? Hangi değerleri temsil eder? Lenin, Oblomov karakterini, “olmaması gereken” bir örnek olarak sunar Rus toplumuna.
Karl Marx’ın damadı Paul Lafargue ise, 1883’te yayınlar Tembellik Hakkı’nı. Eser, Marx’ın etkisi altında kaleme alınır. Sermaye ve faydacı iktisadi yaklaşımların işçi sınıfına dayattığı koşullar ağır eleştiri altındadır.19. yüzyıl, başta İngiltere olmak üzere, dünyanın pek çok ülkesinde iktisadi gelişmelerin yarattığı sosyolojik değişimleri beraberinde getirir. Bir yandan iktisadi analizler yapılırken, diğer yandan edebiyatın yakın merceği altındadır iktisadi gelişmeler.
Thomas Carlyle, John Stuart Mill ile yakındır. Biri bir matematikçi, edebiyatçı ve İngiltere’nin sosyolojik gelişmelerini izler. Diğeri ise, klasik iktisadın yaratıcılarındandır. Bu ilişkinin orta yerinde Condorcet var, Malthus var, Fransız İhtilali var.
Gülçin Elif Yücel ve Arda Tunca, Sanatta Kaybol’da ele aldılar yukarıdaki konuları. Güncel hayattan örnekler de vererek. Tartışma, “homo otiosus” olduklarına karar vermeleriyle sonlandı. İktisat ve edebiyat tarihinin bugüne ışık tutan zengin dünyasında yeni bir yolculuk!