19 Ekim 2025, Pazar
  • Giriş Yap
  • Kayıt Ol
Görüş
  • Dünya
    • Tümü
    • ABD
    • Afrika
    • Asya
    • Avrupa
    • Kuzey Amerika
    • Latin Amerika
    • Orta Doğu
    nadir toprak elementleri

    Çin’in Nadir Maden Hamlesi: ABD Hegemonyasına Meydan Okuma

    ekonomik kriz

    Küresel Krizin Anatomisi: ABD Dış Politikası, Avrupa’nın Ekonomik Çöküşü ve Neo-Con’ların Savaş Çıkmazı

    siyasal siddet

    Siyasal Şiddetin Yeni Yüzü

    Küresel Savaşın Eşiğinde: ABD’nin Çin’e Karşı Savaş Hazırlıkları

    Küresel Savaşın Eşiğinde: ABD’nin Çin’e Karşı Savaş Hazırlıkları

    Dogal Gaz boru hatti Sibirya

    Primakov Üçgeni ve Nükleer Enerjinin Dönüştürücü Gücü

    askeri Tören_CIN

    Barışta Sivil, Savaşta Asker: Çin’in Çınlayan Gülleri

  • Ekonomi
    Bir Gecede 1 Trilyon Dolar Buhar Oldu: Algoritmaların Gazabı

    Bir Gecede 1 Trilyon Dolar Buhar Oldu: Algoritmaların Gazabı

    istanbul üniversitesi

    Neoliberalizm Üniversiteleri Ele Geçirdi: Öğrenciler Müşteri, Akademisyenler Taşeron

    Kredi karti bocrlanmasi

    Türkiye’de Kredi Kartlarının Krize Dönüşen Yükselişi

    Paranın İktidarı: Wall Street’in Altında Ezilen Emek

    Paranın İktidarı: Wall Street’in Altında Ezilen Emek

  • Politika
    Sibel_özbudun

    Tarih Sıkıştırırken…[*]

    tükenmislik

    Kendinin CEO’su Olma Hilesi: Neoliberal Özgürlük Vaadi Neden Tükenmişlikle Sonuçlanıyor?

    sibel özbudun

    TARİH, TEORİ, BUGÜN

    Sibel_özbudun

    Grev, İşçi Sınıfının “Savaş Okulu”dur…(*)

  • Kültür & Sanat
    • Tümü
    • Edebiyat
    • Sinema
    Cingeneler ve romanlar

    Görünmeyen Tarih: Çingenelerin Sürgün, Kölelik ve Kültürel Direniş Hikâyesi

    temel demirer

    Üsküdar’dan Öte”nin Şairleri(*)

    sibel özbudun

    Mahpustan Aşka Dair Dizeler[*]

    temel demirer

    Zirvedeki Kürsüdür Sahne(miz)

  • Opinion Internatıonal
    • Tümü
    • Culture
    • Economy
    • Philosophy
    • Politics
    • World
    the cyrpto crash

    The 2025 Crypto Crash: US Tariffs Trigger a $1 Trillion Meltdown

    Burnout and gigeconomy

    Burnout and the Entrepreneurial Self: Unmasking the Lie of ‘Maximum Autonomy’

    The Shocking Truth: How a 77% Infrastructure Cut Plunged Argentina Back Into Crisis

    The Shocking Truth: How a 77% Infrastructure Cut Plunged Argentina Back Into Crisis

    finande, debt and war

    The Zero-Sum Logic of War: How National Debt Becomes a Casus Belli

  • Gorüş TV
    humboldt

    Liyakatsız Bir Devletin Eğitim Reformlarıyla Yeniden Yapılandırılması: Wilhelm von Humboldt (2. Bölüm)

    humboldt

    Humboldt Kardeşler, Akademik Özgürlük ve Eğitim İdeali (1. Bölüm)

    Hüseyin Demirtaş

    Bir Askerin Gözüyle Rusya – Ukrayna Savaşı (2. Bölüm)

    Hüseyin Demirtaş

    Bir Askerin Gözüyle Rusya – Ukrayna Savaşı (1. Bölüm)

  • Görüş Podcast
    Ortadoğu’da Yeni Dönem: İran – İsrail Savaşı

    Ortadoğu’da Yeni Dönem: İran – İsrail Savaşı

    AKIN öztürk

    Uluslararası Hukuk Ne Diyor, Türkiye Ne Yapıyor? Akın Öztürk Örneği

    Kura Çözüldü: Kenan Karabağ’ın Sözlü Tarihle Örülen Romanları

    Kura Çözüldü: Kenan Karabağ’ın Sözlü Tarihle Örülen Romanları

    Kenan_Karabag

    Kenan Karabağ ile Sözlü Tarih ve Maria Suphi’nin İzinde

  • Diğer
    Çin’in Zafer Günü: Yeni Bir Güç Ekseninin İlanı

    Çin’in Zafer Günü: Yeni Bir Güç Ekseninin İlanı

    think tanks

    Düşünce Kuruluşları (Think Tanks): Tarihsel Gelişim, İşlevleri, Eleştiriler ve Gelecek Perspektifleri

    Nebiye - Hilal San

    Sahte Hayaller, Sahte Hayatlar

    aydinlanma

    Anti-Aydınlanma Çağı: Neoliberalizmin Gölgesinde Üniversite ve Toplum (1. Bölüm)

No Result
Tüm Sonuçları Görüntüle
Görüş
  • Dünya
    • Tümü
    • ABD
    • Afrika
    • Asya
    • Avrupa
    • Kuzey Amerika
    • Latin Amerika
    • Orta Doğu
    nadir toprak elementleri

    Çin’in Nadir Maden Hamlesi: ABD Hegemonyasına Meydan Okuma

    ekonomik kriz

    Küresel Krizin Anatomisi: ABD Dış Politikası, Avrupa’nın Ekonomik Çöküşü ve Neo-Con’ların Savaş Çıkmazı

    siyasal siddet

    Siyasal Şiddetin Yeni Yüzü

    Küresel Savaşın Eşiğinde: ABD’nin Çin’e Karşı Savaş Hazırlıkları

    Küresel Savaşın Eşiğinde: ABD’nin Çin’e Karşı Savaş Hazırlıkları

    Dogal Gaz boru hatti Sibirya

    Primakov Üçgeni ve Nükleer Enerjinin Dönüştürücü Gücü

    askeri Tören_CIN

    Barışta Sivil, Savaşta Asker: Çin’in Çınlayan Gülleri

  • Ekonomi
    Bir Gecede 1 Trilyon Dolar Buhar Oldu: Algoritmaların Gazabı

    Bir Gecede 1 Trilyon Dolar Buhar Oldu: Algoritmaların Gazabı

    istanbul üniversitesi

    Neoliberalizm Üniversiteleri Ele Geçirdi: Öğrenciler Müşteri, Akademisyenler Taşeron

    Kredi karti bocrlanmasi

    Türkiye’de Kredi Kartlarının Krize Dönüşen Yükselişi

    Paranın İktidarı: Wall Street’in Altında Ezilen Emek

    Paranın İktidarı: Wall Street’in Altında Ezilen Emek

  • Politika
    Sibel_özbudun

    Tarih Sıkıştırırken…[*]

    tükenmislik

    Kendinin CEO’su Olma Hilesi: Neoliberal Özgürlük Vaadi Neden Tükenmişlikle Sonuçlanıyor?

    sibel özbudun

    TARİH, TEORİ, BUGÜN

    Sibel_özbudun

    Grev, İşçi Sınıfının “Savaş Okulu”dur…(*)

  • Kültür & Sanat
    • Tümü
    • Edebiyat
    • Sinema
    Cingeneler ve romanlar

    Görünmeyen Tarih: Çingenelerin Sürgün, Kölelik ve Kültürel Direniş Hikâyesi

    temel demirer

    Üsküdar’dan Öte”nin Şairleri(*)

    sibel özbudun

    Mahpustan Aşka Dair Dizeler[*]

    temel demirer

    Zirvedeki Kürsüdür Sahne(miz)

  • Opinion Internatıonal
    • Tümü
    • Culture
    • Economy
    • Philosophy
    • Politics
    • World
    the cyrpto crash

    The 2025 Crypto Crash: US Tariffs Trigger a $1 Trillion Meltdown

    Burnout and gigeconomy

    Burnout and the Entrepreneurial Self: Unmasking the Lie of ‘Maximum Autonomy’

    The Shocking Truth: How a 77% Infrastructure Cut Plunged Argentina Back Into Crisis

    The Shocking Truth: How a 77% Infrastructure Cut Plunged Argentina Back Into Crisis

    finande, debt and war

    The Zero-Sum Logic of War: How National Debt Becomes a Casus Belli

  • Gorüş TV
    humboldt

    Liyakatsız Bir Devletin Eğitim Reformlarıyla Yeniden Yapılandırılması: Wilhelm von Humboldt (2. Bölüm)

    humboldt

    Humboldt Kardeşler, Akademik Özgürlük ve Eğitim İdeali (1. Bölüm)

    Hüseyin Demirtaş

    Bir Askerin Gözüyle Rusya – Ukrayna Savaşı (2. Bölüm)

    Hüseyin Demirtaş

    Bir Askerin Gözüyle Rusya – Ukrayna Savaşı (1. Bölüm)

  • Görüş Podcast
    Ortadoğu’da Yeni Dönem: İran – İsrail Savaşı

    Ortadoğu’da Yeni Dönem: İran – İsrail Savaşı

    AKIN öztürk

    Uluslararası Hukuk Ne Diyor, Türkiye Ne Yapıyor? Akın Öztürk Örneği

    Kura Çözüldü: Kenan Karabağ’ın Sözlü Tarihle Örülen Romanları

    Kura Çözüldü: Kenan Karabağ’ın Sözlü Tarihle Örülen Romanları

    Kenan_Karabag

    Kenan Karabağ ile Sözlü Tarih ve Maria Suphi’nin İzinde

  • Diğer
    Çin’in Zafer Günü: Yeni Bir Güç Ekseninin İlanı

    Çin’in Zafer Günü: Yeni Bir Güç Ekseninin İlanı

    think tanks

    Düşünce Kuruluşları (Think Tanks): Tarihsel Gelişim, İşlevleri, Eleştiriler ve Gelecek Perspektifleri

    Nebiye - Hilal San

    Sahte Hayaller, Sahte Hayatlar

    aydinlanma

    Anti-Aydınlanma Çağı: Neoliberalizmin Gölgesinde Üniversite ve Toplum (1. Bölüm)

No Result
Tüm Sonuçları Görüntüle
Görüş

Boşluktan Duyulan Korku – Narkotizm Hiçliği Aşabilir Mi?

Barış Yıldırım
18 Ekim 2020
Okuma süresi: 12 dakika
A A
Facebook'ta PaylaşX'te PaylaşPinterest'te PaylaşLinkedin'de PaylaşWhatsApp'ta PaylaşTelegram'da PaylaşE-Mail ile Paylaş

İlgili İçerikler

Fransız Sineması: Sinematik İsyan ve Yeni Dalga’nın Kalıcı Etkisi

Nijerya Sineması

Baris Yildirim

Türkiye’de de Trainspotting, ismiyle izleyici karşısına çıkan film, 1996 yılında Danny Boyle  tarafından yönetilmiş ve Irvine Welsh‘in yazdığı aynı isimli romandan sinemaya uyarlanmıştır.

Film, Edinburgh‘da yaşayan bir grup eroin bağımlısı genç ve onların hayatlarından bir pasajı anlatır. Filmin ana karakterlerini oynayan oyuncular; Ewan McGregor (Mark Renton rolünde) , Ewen Bremner (Spud Murphy rolünde), Jonny Lee Miller (Hasta Çocuk rolünde), Kevin McKidd (Tommy rolünde), Robert Carlyle (Begbie rolünde) ve Kelly Macdonald (Diane rolünde). Yazar Irvine Welsh’un da filmde, uyuşturucu satıcısı olarak kısa da olsa bir rolü vardır.

Senaryo Welsh’ın romanından Johne Hodge tarafından uyarlanmıştır. Film konu olarak uyuşturucu ile alakası olmayan train spotting (demiryolları ve trenlerle alakalı özel ilgiye sahip insanlar) isimli hobiye bir gönderme yapmamaktadır. Filmin adı doğrudan orijinal kitaptaki bir olaya, Begbie ve Renton’ın, Begbie’nin yoksul babasına Leith Merkez tren istasyonunda rastlamalarına dayanmaktadır. Baba onlara (zayıf ama esprili bir şekilde) trainspotting olup olmadıklarını sormaktadır.

Film birçok ülkede uyuşturucuya özendirdiği konusunda tartışmalara yol açmıştır. Filmde Mark Renton ve arkadaşlarının uyuşturucu bağımlılıkları işlenir, konu odağı daha çok Mark Renton olarak kalır. Renton ve arkadaşlarının hayatlarında uyuşturucu dışında bir konu yoktur. Renton defalarca uyuşturucu bırakma deneyiminin ardından bir gün altın vuruşla ölümle burun buruna gelir. Bu deneyimin ardından bambaşka biri olmaya karar verir.

Amerikalı senatör Bob Dole filmi daha önce hiç seyretmemiş olduğunu kabul etmesine rağmen, 1996 Amerikan başkanlık seçimi kampanyaları boyunca filmin ahlaki bozukluğunu ve uyuşturucu kullanımını yücelttiğini söyleyerek kötülemiştir. Tüm tartışmalara rağmen, film yaratıcılığı açısından övgüler almış ve aynı yıl içinde En İyi Senaryo Uyarlama dalında Akademi Ödüllerinde aday olarak gösterilmiştir. 1999 yılında film İngiltere’de BFI poll’da onuncu olmuş ve 2004 yılında Total Film isimli dergi tarafından tüm zamanların en iyi dördüncü İngiliz filmi olarak gösterilmiştir.

Boyle, Trainspotting devam filmini orijinalinden 10 yıl sonra çekmek istediğini ve bunun  da Irvine Welsh‘in devam romanı olan porn‘dan uyarlanacağını söylemişti. Boyle şu anda resmi olarak, orijinal oyuncuların görsel olarak aynı karakterleri tekrar canlandırabilecek kadar yaşlanmalarını bekliyor. Boyle, esprili bir şekilde oyuncuların dış görünüşlerine gösterdikleri özenin bu bekleme süresini uzattığını söylüyor.

ABD’deki ilk çıkışına kadar, Trainspotting ‘in ilk 20 dakikası farklı diyaloglarla yeniden düzenlendi. Güçlü İskoç aksanı ve karakterlerin kullandığı dilden dolayı Amerikan izleyicisinin filmi anlamakta güçlük çekeceği düşünülmüştü. Orijinal diyaloglar 2004 yılında çıkarılan “Director’s Cut (Collector’s Edition)” DVD’sinde ilk şekliyle kullanıldı.

Kitap basımından kısa bir süre sonra sahne için uyarlanmıştır. Sahne versiyonu filmin esinlenmesine yol açmış ve 1990’ların ortasında İngiltere’de turneye çıkmıştı.

Anlatı, önce Harry Gibson tarafından tiyatroya uyarlanarak İngiltere’de izleyiciyle buluştu. 2006’da Ani Haddeler Pekman tarafından Türkçe’ye kazandırılan Trainspotting Türkiye’de ilk defa Işıl Kasapoğlu‘nun yönetmenliğinde Semaver Kumpanya tarafından sahnelendi. Semaver Kumpanya‘nın sahnelediği Transpotting’de Baba Zula müzikleri yaptı, Çıplak Ayaklar Kumpanyası danslarıyla, Nehir Çinkaya sahnede resmettiği resimleriyle oyuna eşlik etti.

Film 1996 yapımı

Filmin Konusu

Filmin başkahramanı Mark Renton İskoçya’nın Edinburgh şehrinin varoşlarında ailesiyle birlikte yaşayan bir eroin bağımlısıdır. Arkadaşlarıyla düzenli olarak uyuşturucu kullanan Mark, bir süre sonra uyuşturucuyu bırakmaya karar verir. Tam bu esnada genç bir kız olan Diane Coulston’la bir ilişki yaşayan Mark, kızla ailesinin evinde beraber olur. Ancak daha sonra kızın yasal rıza yaşından küçük olduğunu öğrenir. Genç kız, bu durumu ilişkilerini sürdürmek için bir tehdit olarak kullanır.

Başarısız olan birkaç girişimin ardından Renton, arkadaşları Hasta Çocuk ile Spud’la birlikte yine uyuşturucu kullanmaya başlar. Filmin bu noktasında oldukça trajik bir şey olur ve Hasta Çocuk ile kız arkadaşı Allison’un bebekleri Dawn yatağında ölü bulunur. Bu ölüm grubun daha fazla uyuşturucuya yönelmesine neden olur. Daha sonra Renton, Hasta Çocuk ve Spud hırsızlık yaparken yakalanır ancak Hasta Çocuk yakayı kurtarır. Yapılan duruşmada Spud’a altı ay hapis cezası verilirken Renton daha önce eroini bırakmak için rehabilitasyon merkezine gittiği için serbest bırakılır ancak bunun şartı rehabilitasyon merkezine tekrar gitmesi ve eroini bırakmasıdır. Renton bir arkadaşının evinde yüksek doz eroin alıp hastanelik olur ancak bu olayın arkasında ailesi tarafından çocukluk odasına hapsedilir ve bir süre sonra eroin vücudunu tamamen terk etmiştir, yani Mark artık temizdir.

Filmin geri planında İskoçya’daki yoksul varoşlar vardır. Hemen her sahnede bu yoksulluk yüzümüze tokat gibi çarpar. Filmdeki bir diyalogda İskoçya’nın bir sömürge olduğu ve dünyanın en aptal ırkı tarafından sömürüldüğü vurgulanır. Dolayısıyla film aynı zamanda toplumsal dokuya dair de göndermelerde bulunmaktadır. 

Filmde dikkat çeken bir diğer unsursa eroin kullanımına dairdir. Burada eroin bir zevk kaynağı olarak tasvir edilir. Bu tasvir o kadar ileri gider ki filme eroin güzellemesi yaptığı yönünde bir eleştiri getirilir. Gerçekten de, özellikle de filmin başında, eroinin zevk amaçlı kullanıldığı ve en güzel orgazmdan bin kat güzel olduğu, sevişmekten daha zevkli olduğu gibi konuşmalar geçer. Eroin kullanımına ilişkin diğer vurgu ise eroinin bıraktıktan sonra görülen şiddetli depresyon ve sıkıntı durumudur. Buna göre eroin kullanmayı bırakan gençler çok ağır bir depresyon ve sıkıntıyla karşılaşmakta bu durum da onları tekrar eroin kullanmaya itmektedir.

Artık temiz olan Mark Renton, kız arkadaşı Diane’nin tavsiyesi üzerine Londra’ya taşınır ve orada emlakçılık yapmaya başlar. Ancak Edinburgh’tan arkadaşı Begbie ve Hasta Çocuk onların yanına yerleşir. İkilinin Renton’un müşterilerine saldırması üzerine Mark işini kaybeder ve arkadaşlarıyla geri Edinburgh’a dönerler. Burada AIDS’ten ölen arkadaşlarının cenazesine katılan üçlü daha sonra Londra’ya geri döner ve 4 bin sterline aldıkları iki kilo eroini daha büyük bir alıcıya 16 bin sterline satarlar. Bir barda kutlama yaparken Mark Renton arkadaşı Spud’a tuvalete giden arkadaşlarının parasını da alıp kaçmayı teklif eder ancak Spud arkadaşlarına ihanet etmeyi reddeder. Ancak katıldıkları otelde Begbie’nin ve Hasta Çocuk’un paralarını çalan Renton kayıplara karışır ve “hiç kimseye zararı olmayan” Spud’a parasını bırakır.

Ewan McGregor, Mark Renton rolünde

Orta Sınıf Yaşamlar

Film daha başlarken üzerinde yürüyeceği hattı belli eder. Geri planında hırsızlık yapmış ve kaçmaya çalışan gençlerin olduğu bir sahnede altyazıda şunlar geçer: bir yaşam seç, bir iş seç, bir kariyer seç, bir aile seç, kocaman bir televizyon seç, bir araba seç, çamaşır makinesi ve elektrikli konserve açacağı seç, düşük kolesterollü bir hayat, diş için sağlık sigortası, ev kredisi ödemeleri, başlangıç için bir ev, günlük giysilerinizi seçin, ruhu emen tv programlarını izlerken zıkkımlanacağınız abur cuburları seç, kendi yerinizi alacak evlatlarınızı seçin, geleceği seçin, yaşamayı seçin… 

Kısa ve etkin bir tarifle birlikte burada hedefte olanın orta sınıf hayatlar olduğu aşikârdır. Orta sınıf hayatlar gençlere bir değer sunmamakta, sunulan her şeyinse anlamdan ve gerçek bir değerlilikten uzakta olmasına neden olmaktadır. Soru şudur: “o hâlde neden isteyeyim?” Bu basit soruya verilecek bir cevap yoktur, dolayısıyla burada gösterilen tepki de “o hâlde seçmiyorum”dur. Burada radikal nihilist bir tutum vardır. Mademki hiçbir şey yok ve sadece hiçlik var, o hâlde benim tüm bu arzu nesnelerini istemektense hiçbir şey istemememden daha tabii bir şey yoktur. 

İşte eroin tam bu boşlukta devreye girmektedir. Evet kimyasal, yapay bir zevktir ancak hiç değilse bir zevktir. Cinsellikten bile daha zevkli olan, bu hayatta tutunabilecek bir şey olarak seçilen şeydir. Eroin alır ve uçarsın, bu tüm değersiz arzu nesnelerini geride bırakmak anlamına gelir.

Filmin iki başlangıcı vardır. Birincisi, filmin başı, ortalarından alınan bir kovalamaca sahnesidir. İkinci başlangıç ise Mark Renton’un eroini bırakma kararı alması ve tüm ihtiyaçlarını yanına alarak kendini bir odaya kilitlemesidir. Ona göre eroini bırakmak iyi bir yurttaş olmak demektir. İyi bir yurttaş olmak ise yukarıda saydığımız şeyleri isteyen, onlarla huzurlu bir hayat geçirmeyi arzulayan kişi demektir. Bu anlamda Mark Renton’un bu iki tutum arasında yani bir yanda iyi yurttaş öte yanda bir eroin bağımlısı olma konusunda bir savaş yaşadığını söyleyebiliriz.

Orta sınıf değerlerin değersizlik ürettiğini söylemiştik. Ünlü Alman düşünür Nietzsche’nin Ahlâkın Soykütüğü Üstüne isimli kitabının sonunda şöyle bir ifade vardır: Boşluktan korku insanın en temel gerçeğidir. İşte orta sınıf değerlerin anlamları burada karşımıza çıkar: ev, araba, banka kredileri, televizyon, akıllı telefon vb. şeyler hayatımızı kuşatır ancak bunların hiçbiri temeldeki kaygımızı ve boşluk duygumuzu gidermez. Ancak insanların çoğu, eğer tamamı değilse, burada kritik bir seçimde bulunur ve boşluk duygusuyla yüzleşmek yerine yukarıda saydığımız arzu nesneleriyle bu boşluk duygusunu uyuşturur, narkotize ederler. Dolayısıyla söylenmesi gereken şey, eroinin narkotik bir madde olarak diğer narkotize edici madde ve nesnelerden farklı bir yanı olmadığıdır. Yani zaten sıradan bir insan olarak ben, kendimi televizyon, akıllık telefon, iyi bir iş ve araba ile uyuşturacak ve gerçek benle yüzleşmeyeceksem, eroin kullanmanın önünde ne gibi bir engel olabilir. Üstelik eroin kullanmanın diğerleriyle kıyaslanmayacak bir zevk avantajı vardır.

Film uyuşturucu kullanımını yücelttiği gerekçesiyle sıkça eleştirilmişti

Ancak eroin kullanımı bununla sınırla değildir. O insanların yaşamına “zevk” vaadiyle giren ve yıllarını, gözünün ışığını çalan bir narkotik maddedir. Onu içeri almak demek hesaplaşılamayan depresyon ve sıkıntıdan kaçmaktır. Burada dikkat edilmesi gereken şey şudur: İnsan boşlukta kalmaktan korkmaktadır. Bunu ya orta sınıf değerlerin arzu nesneleriyle uyuşturmakta ya da eroin ve diğer uyuşturucular aracılığıyla yapar bir zevkle onlardan kaçmaktadır. Her ikisi de insanın boşlukta kalma konusunda duyduğu korkunun tezahürleridir. Orta sınıf yaşam uyuşturucuyu, uyuşturucu normal yaşamı kovalayıp durmaktadır; her ikisi de yıkım getirmektedir; zira “zevk” kendi başına bir anlam aracı değildir o da uyuşturmanın bir aracıdır. Ancak eroin ve uyuşturucu kullanımı karşımıza bir toplumsal eleştiri biçimi olarak da çıkar. İskoçya’nın sömürge bir ülke olmasının gençlerin uyuşturucuya iten sosyo-kültürel nedenler arasında olduğuna dönük vurgunun filmde yer aldığını söylemek de burada dikkate değer.

Film İngiltere yapımı en başarılı filmlerden birisi olarak kabul ediliyor.

Filmin sonunda ise, yukarıda değinildiği gibi, Mark Renton arkadaşlarının uyuşturucu satarak kazandıkları paradan olan paylarını çalmasıdır. Mark bunu neden yaptığını filmin sonunda açıklar. Buna göre belki milyon tane neden vardır ancak hiçbirisi dürüst değildir. Dürüst olan ise şudur: “Kötü biri olmak ve sizin gibi olmayı istemek”. Burada “sizin gibi” ile kasıt şüphesiz orta sınıftır. Filmin başında sayılan ve herkesin sahip olmak istediği şeylere sahip olmak, iyi bir yurttaş olmak, kendisine bir hayat, bir kariyer, bir ev, bir araba, bir ev kredisi, bir elektrikli kavanoz açacağı vb. seçmek. Mark böylece eroine sırtını dönmüş ve iyi bir yurttaş olmaya karar vermiştir; ama bu tercihin temelinde çifte bir suç yatmaktadır: uyuşturucu satarak ve arkadaş dolandırarak elde edilen para.

Son söz olaraksa şunu söyleyelim: ister uyuşturucu madde isterse de uyuşturucu arzu nesneleri olsun insanın kendisini narkotizmden kurtarmasının belki de tek yolu kendisine yalan söylemeden ve kendi duygularıyla yüzleşerek, yani boşlukta kalmaktan korkmadan, kendi arzularını inşa edebilmesidir.

Baris Yildirim
Barış Yıldırım

1979 İstanbul doğumlu. Lisans eğitimini Yıldız Teknik Üniversitesi İktisat Bölümü’nde tamamladı. Ardından Londra’daki Middlesex Üniversitesi’nde felsefe üzerine yüksek lisansını yaptı ve uzun seneler Londra’da yaşadı. Halen Hacettepe Üniversitesi’nde felsefe bölümünde doktora öğrencisidir. Bugüne kadar aralarında çevirmenlik ve editörlüğün de bulunduğu pek çok işte çalıştı. Aynı zamanda şair. Pek çok dergi ve fanzinde şiiirleri yayımlandı.

İlgili İçerikler

temel demirer
Kültür & Sanat

Filozof Yönetmenler’in Düşündürdükleri Ya da Yedinci Sanatın Felsefesi

Temel Demirer

"Sinema benim için bir düştür. Estetizmin çeşitli öğeleriyle, ayık olarak gördüğüm bir düş.”. Sinema meselesinde -biliyorum- çokça yazdım. Ancak daha...

Sanatta Kaybol, Gülcin Elif Yücel
Sinema

Amadeus ve Yengeç Sepeti

Gülçin Elif Yücel

1984 yapımı "Amadeus" Peter Shaffer'ın oyunundan uyarlanmış, yönetmen Milos Forman’ın elinden çıkmış biyografik bir drama filmidir. Film kadar derindir ki,...

Buri Bilge Ceylan

İstanbul Dışında: Nuri Bilge Ceylan’dan “Kuru Otlar Üstüne”

temel demirer

Ütopya Kaybına Karşı Politik Sinema(*)

sibel özbudun

Umudun Adı ve Devrime Çağrıydı Yılmaz Güney(1)

temel demirer

Seni Çok özleyeceğiz 68’li Godard(*)

fatma girik

“Bizden” Biri: Fatma Girik(*)

vietnam

Savaş ve Sanat: Savaşın Sanata yansıması 

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Son Makaleler

Bir Gecede 1 Trilyon Dolar Buhar Oldu: Algoritmaların Gazabı
Ekonomi

Bir Gecede 1 Trilyon Dolar Buhar Oldu: Algoritmaların Gazabı

Görüş Redaksiyon

2025 sonbaharında Washington’da alınan bir karar, dünya finans piyasalarında sarsıcı bir zincirleme reaksiyona yol açtı. Yüzeyde sıradan bir ticaret politikası...

israil ve siyonizm

İsrail Devleti ve Siyonizmin Kökenleri

Cingeneler ve romanlar

Görünmeyen Tarih: Çingenelerin Sürgün, Kölelik ve Kültürel Direniş Hikâyesi

nadir toprak elementleri

Çin’in Nadir Maden Hamlesi: ABD Hegemonyasına Meydan Okuma

KATEGORİLER

  • Dünya
  • Ekonomi
  • Politika
  • Kültür & Sanat
  • Opinion Internatıonal
  • Podcast
  • Gorüş TV
  • Diğer

SAYFALAR

  • Ansayfa
  • Gizlilik Politikası
  • Görüş Hakkında
  • Görüş’te Yazmak | Become an Opinionmaker
  • Künye
  • Yayın ilkelerimiz
  • İletişim | info@gorus21.com

BİZİ TAKİP EDİN

gorus-stickyl-ogo-dark

HAKKIMIZDA

21. yüzyılın disiplinlerarası, uluslararası, farklı görüşlerin yer aldığı yayın organı

© 2025 Görüş Tüm Hakları Saklıdır.

Hoş Geldiniz!

Hesabınıza aşağıdan giriş yapın

Şifrenizi mi unuttunuz? Kayıt Ol

Yeni Hesap Oluşturun!

Kayıt olmak için aşağıdaki formları doldurun

Tüm alanlar zorunludur. Giriş Yap

Retrieve your password

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş Yap
No Result
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Dünya
  • Ekonomi
  • Politika
  • Kültür & Sanat
  • Opinion Internatıonal
  • Gorüş TV
  • Görüş Podcast
  • Diğer
  • Giriş Yap
  • Kayıt Ol

© 2024 Görüş Tüm Hakları Saklıdır.

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır. Bu web sitesini kullanmaya devam ederek çerezlerin kullanılmasına izin vermiş olursunuz.