18 Ekim 2025, Cumartesi
  • Giriş Yap
  • Kayıt Ol
Görüş
  • Dünya
    • Tümü
    • ABD
    • Afrika
    • Asya
    • Avrupa
    • Kuzey Amerika
    • Latin Amerika
    • Orta Doğu
    nadir toprak elementleri

    Çin’in Nadir Maden Hamlesi: ABD Hegemonyasına Meydan Okuma

    ekonomik kriz

    Küresel Krizin Anatomisi: ABD Dış Politikası, Avrupa’nın Ekonomik Çöküşü ve Neo-Con’ların Savaş Çıkmazı

    siyasal siddet

    Siyasal Şiddetin Yeni Yüzü

    Küresel Savaşın Eşiğinde: ABD’nin Çin’e Karşı Savaş Hazırlıkları

    Küresel Savaşın Eşiğinde: ABD’nin Çin’e Karşı Savaş Hazırlıkları

    Dogal Gaz boru hatti Sibirya

    Primakov Üçgeni ve Nükleer Enerjinin Dönüştürücü Gücü

    askeri Tören_CIN

    Barışta Sivil, Savaşta Asker: Çin’in Çınlayan Gülleri

  • Ekonomi
    Bir Gecede 1 Trilyon Dolar Buhar Oldu: Algoritmaların Gazabı

    Bir Gecede 1 Trilyon Dolar Buhar Oldu: Algoritmaların Gazabı

    istanbul üniversitesi

    Neoliberalizm Üniversiteleri Ele Geçirdi: Öğrenciler Müşteri, Akademisyenler Taşeron

    Kredi karti bocrlanmasi

    Türkiye’de Kredi Kartlarının Krize Dönüşen Yükselişi

    Paranın İktidarı: Wall Street’in Altında Ezilen Emek

    Paranın İktidarı: Wall Street’in Altında Ezilen Emek

  • Politika
    Sibel_özbudun

    Tarih Sıkıştırırken…[*]

    tükenmislik

    Kendinin CEO’su Olma Hilesi: Neoliberal Özgürlük Vaadi Neden Tükenmişlikle Sonuçlanıyor?

    sibel özbudun

    TARİH, TEORİ, BUGÜN

    Sibel_özbudun

    Grev, İşçi Sınıfının “Savaş Okulu”dur…(*)

  • Kültür & Sanat
    • Tümü
    • Edebiyat
    • Sinema
    Cingeneler ve romanlar

    Görünmeyen Tarih: Çingenelerin Sürgün, Kölelik ve Kültürel Direniş Hikâyesi

    temel demirer

    Üsküdar’dan Öte”nin Şairleri(*)

    sibel özbudun

    Mahpustan Aşka Dair Dizeler[*]

    temel demirer

    Zirvedeki Kürsüdür Sahne(miz)

  • Opinion Internatıonal
    • Tümü
    • Culture
    • Economy
    • Philosophy
    • Politics
    • World
    the cyrpto crash

    The 2025 Crypto Crash: US Tariffs Trigger a $1 Trillion Meltdown

    Burnout and gigeconomy

    Burnout and the Entrepreneurial Self: Unmasking the Lie of ‘Maximum Autonomy’

    The Shocking Truth: How a 77% Infrastructure Cut Plunged Argentina Back Into Crisis

    The Shocking Truth: How a 77% Infrastructure Cut Plunged Argentina Back Into Crisis

    finande, debt and war

    The Zero-Sum Logic of War: How National Debt Becomes a Casus Belli

  • Gorüş TV
    humboldt

    Liyakatsız Bir Devletin Eğitim Reformlarıyla Yeniden Yapılandırılması: Wilhelm von Humboldt (2. Bölüm)

    humboldt

    Humboldt Kardeşler, Akademik Özgürlük ve Eğitim İdeali (1. Bölüm)

    Hüseyin Demirtaş

    Bir Askerin Gözüyle Rusya – Ukrayna Savaşı (2. Bölüm)

    Hüseyin Demirtaş

    Bir Askerin Gözüyle Rusya – Ukrayna Savaşı (1. Bölüm)

  • Görüş Podcast
    Ortadoğu’da Yeni Dönem: İran – İsrail Savaşı

    Ortadoğu’da Yeni Dönem: İran – İsrail Savaşı

    AKIN öztürk

    Uluslararası Hukuk Ne Diyor, Türkiye Ne Yapıyor? Akın Öztürk Örneği

    Kura Çözüldü: Kenan Karabağ’ın Sözlü Tarihle Örülen Romanları

    Kura Çözüldü: Kenan Karabağ’ın Sözlü Tarihle Örülen Romanları

    Kenan_Karabag

    Kenan Karabağ ile Sözlü Tarih ve Maria Suphi’nin İzinde

  • Diğer
    Çin’in Zafer Günü: Yeni Bir Güç Ekseninin İlanı

    Çin’in Zafer Günü: Yeni Bir Güç Ekseninin İlanı

    think tanks

    Düşünce Kuruluşları (Think Tanks): Tarihsel Gelişim, İşlevleri, Eleştiriler ve Gelecek Perspektifleri

    Nebiye - Hilal San

    Sahte Hayaller, Sahte Hayatlar

    aydinlanma

    Anti-Aydınlanma Çağı: Neoliberalizmin Gölgesinde Üniversite ve Toplum (1. Bölüm)

No Result
Tüm Sonuçları Görüntüle
Görüş
  • Dünya
    • Tümü
    • ABD
    • Afrika
    • Asya
    • Avrupa
    • Kuzey Amerika
    • Latin Amerika
    • Orta Doğu
    nadir toprak elementleri

    Çin’in Nadir Maden Hamlesi: ABD Hegemonyasına Meydan Okuma

    ekonomik kriz

    Küresel Krizin Anatomisi: ABD Dış Politikası, Avrupa’nın Ekonomik Çöküşü ve Neo-Con’ların Savaş Çıkmazı

    siyasal siddet

    Siyasal Şiddetin Yeni Yüzü

    Küresel Savaşın Eşiğinde: ABD’nin Çin’e Karşı Savaş Hazırlıkları

    Küresel Savaşın Eşiğinde: ABD’nin Çin’e Karşı Savaş Hazırlıkları

    Dogal Gaz boru hatti Sibirya

    Primakov Üçgeni ve Nükleer Enerjinin Dönüştürücü Gücü

    askeri Tören_CIN

    Barışta Sivil, Savaşta Asker: Çin’in Çınlayan Gülleri

  • Ekonomi
    Bir Gecede 1 Trilyon Dolar Buhar Oldu: Algoritmaların Gazabı

    Bir Gecede 1 Trilyon Dolar Buhar Oldu: Algoritmaların Gazabı

    istanbul üniversitesi

    Neoliberalizm Üniversiteleri Ele Geçirdi: Öğrenciler Müşteri, Akademisyenler Taşeron

    Kredi karti bocrlanmasi

    Türkiye’de Kredi Kartlarının Krize Dönüşen Yükselişi

    Paranın İktidarı: Wall Street’in Altında Ezilen Emek

    Paranın İktidarı: Wall Street’in Altında Ezilen Emek

  • Politika
    Sibel_özbudun

    Tarih Sıkıştırırken…[*]

    tükenmislik

    Kendinin CEO’su Olma Hilesi: Neoliberal Özgürlük Vaadi Neden Tükenmişlikle Sonuçlanıyor?

    sibel özbudun

    TARİH, TEORİ, BUGÜN

    Sibel_özbudun

    Grev, İşçi Sınıfının “Savaş Okulu”dur…(*)

  • Kültür & Sanat
    • Tümü
    • Edebiyat
    • Sinema
    Cingeneler ve romanlar

    Görünmeyen Tarih: Çingenelerin Sürgün, Kölelik ve Kültürel Direniş Hikâyesi

    temel demirer

    Üsküdar’dan Öte”nin Şairleri(*)

    sibel özbudun

    Mahpustan Aşka Dair Dizeler[*]

    temel demirer

    Zirvedeki Kürsüdür Sahne(miz)

  • Opinion Internatıonal
    • Tümü
    • Culture
    • Economy
    • Philosophy
    • Politics
    • World
    the cyrpto crash

    The 2025 Crypto Crash: US Tariffs Trigger a $1 Trillion Meltdown

    Burnout and gigeconomy

    Burnout and the Entrepreneurial Self: Unmasking the Lie of ‘Maximum Autonomy’

    The Shocking Truth: How a 77% Infrastructure Cut Plunged Argentina Back Into Crisis

    The Shocking Truth: How a 77% Infrastructure Cut Plunged Argentina Back Into Crisis

    finande, debt and war

    The Zero-Sum Logic of War: How National Debt Becomes a Casus Belli

  • Gorüş TV
    humboldt

    Liyakatsız Bir Devletin Eğitim Reformlarıyla Yeniden Yapılandırılması: Wilhelm von Humboldt (2. Bölüm)

    humboldt

    Humboldt Kardeşler, Akademik Özgürlük ve Eğitim İdeali (1. Bölüm)

    Hüseyin Demirtaş

    Bir Askerin Gözüyle Rusya – Ukrayna Savaşı (2. Bölüm)

    Hüseyin Demirtaş

    Bir Askerin Gözüyle Rusya – Ukrayna Savaşı (1. Bölüm)

  • Görüş Podcast
    Ortadoğu’da Yeni Dönem: İran – İsrail Savaşı

    Ortadoğu’da Yeni Dönem: İran – İsrail Savaşı

    AKIN öztürk

    Uluslararası Hukuk Ne Diyor, Türkiye Ne Yapıyor? Akın Öztürk Örneği

    Kura Çözüldü: Kenan Karabağ’ın Sözlü Tarihle Örülen Romanları

    Kura Çözüldü: Kenan Karabağ’ın Sözlü Tarihle Örülen Romanları

    Kenan_Karabag

    Kenan Karabağ ile Sözlü Tarih ve Maria Suphi’nin İzinde

  • Diğer
    Çin’in Zafer Günü: Yeni Bir Güç Ekseninin İlanı

    Çin’in Zafer Günü: Yeni Bir Güç Ekseninin İlanı

    think tanks

    Düşünce Kuruluşları (Think Tanks): Tarihsel Gelişim, İşlevleri, Eleştiriler ve Gelecek Perspektifleri

    Nebiye - Hilal San

    Sahte Hayaller, Sahte Hayatlar

    aydinlanma

    Anti-Aydınlanma Çağı: Neoliberalizmin Gölgesinde Üniversite ve Toplum (1. Bölüm)

No Result
Tüm Sonuçları Görüntüle
Görüş

Yalnız ve Güzel İtalya | Faşizme Karşı Bir Melezleşmenin Öyküsü: Bir Film Eleştirisi

Barış Yıldırım
28 Mayıs 2020
Okuma süresi: 11 dakika
A A
Facebook'ta PaylaşX'te PaylaşPinterest'te PaylaşLinkedin'de PaylaşWhatsApp'ta PaylaşTelegram'da PaylaşE-Mail ile Paylaş

Nuri Bilge Ceylan Üç Maymun filmiyle 2008’deki 61. Cannes Film Festivali’nde en iyi yönetmen ödülünü aldıktan sonra yaptığı konuşmada ödülü “yalnız ve güzel ülkeme” adıyorum demiş ve bu sözle neyi kast ettiği uzun süre tartışılmıştı. Şahsen Ceylan’ın kastı nedir bilmiyorum ama bu söz “Una Giornata Particolare” isimli başrolünde Sophia Loren’in oynadığı ve Türkçe’ye “Özel Bir Gün” olarak çevrilen film için çok uygun düşüyor.

Sophia Loren ve Marcello Mastroianni’nin baş rollerini paylaştığı film, 1938 İtalya’sında geçer

1977 tarihli filmin konusunu 1938 senesindeki Faşist Mussolini İtalya’sı ile Hitler Almanya’sı arasında imzalanan bir barış anlaşması sırasında bir kadınla bir erkek arasında geçen bir hikâye oluşturuyor. Söz konusu tarihte Hitler tüm Alman devlet erkânıyla birlikte İtalya’ya gelir ve tüm Roma kendisini karşılamak için hazırlanan törenlerde yerini almıştır. Tüm okullar, devlet kurumları kapalıdır, herkesin bu ziyaret için hazırlanan tören alanlarında toplanması arzulanmaktadır. Gerçekten de tüm Roma halkı caddeleri doldurmuş, radyolar naklen yayın yapmakta ve askerî geçit törenleri düzenlenmektedir. Askerî uçaklar gösteri yapmakta, yürüyüş birlikleri sokakları arşınlamakta tüm meydan Duce ve Heil Hitler sesleriyle inlemektedir. Faşizmin korkunçluğuna tek ses olmuş milyonlar eşlik etmektedir. Kitlelerin coşkusu, meçhul asker anıtına iki lider çelenk bıraktığı sırada tavan yapar.

İlgili İçerikler

Görünmeyen Tarih: Çingenelerin Sürgün, Kölelik ve Kültürel Direniş Hikâyesi

Pablo Neruda: Aşkın, Politikanın ve Gizemin Şairi

Özel Bir Gün / UNA GIORNATA PARTICOLARE, 1977

Aslında filmin arka planını oluşturan da bu sahnedir. Dünya hızla savaşa doğru gitmekte, her iki ülke de tüm dikkatlerini ordularını geliştirmeye odaklamıştır. Arkalarında kalabalık kitlelerin desteği vardır. İtalyan faşizmi ile Alman faşizmi arasındaki saldırmazlık anlaşması her iki ülke için de coşkuyla karşılanacak bir şeydir. Tekliğin sesi her yerde galebe çalmaktadır. 

Filmin arka planında yatan temel fikir, bu faşizmin kitleler tarafından şiddetle arzulandığıdır. Deleuze ve Guattari’nin Wilhelm Reich’ın kitlelerin faşizme boyun eğmekten çok onu arzuladığı yönündeki vurgusuna verdiği önemi biliyoruz. Gerçekten de görünen odur ki faşizm kitleleri coşturmuş ve yarattığı devasa devlet mekanizmasına ama aktif ama pasif katılımlarını sağlamayı başarmıştır. Dolayısıyla filmin arka planındaki sahne faşist devletin kitleleri nasıl coşturduğu, kendi arkasında hizaya soktuğu ve kitlelerin bu duruma tek tipçi bir anlayış ve heyecanla nasıl katıldığıdır. Bu anlamda faşizmin gücü “herkes”in “orada” olması, bunu örgütleyebilmesidir.

Filmin arka planını oluşturan şey tek başına bu faşist estetik sahne değildir. Evet bu sahne herkesi kapsamış, herkes gönüllü bir şekilde bu tarihi güne tanıklık etmek için alandaki yerini almıştır. Ancak filmdeki iki istisna arka plandaki faşizmin resmini bizim için netleştirir.

“Özel gün”deki törende bulunamayan birinci karakter Sophia Loren’in canlandırdığı Antonietta’dır. Antonietta altı çocuk annesi, tüm zamanını ve emeğini evi için harcayan tipik bir ev kadınıdır. Ailesi tipik bir İtalyan ailesidir. Kocası devlet memuru ve Mussolini yanlısı bir faşisttir; konuşurken yabancı kelimeler kullanılmasına karşı çıkar. Hedefleri yedinci çocuğu yapıp hükümet teşvikinden yararlanmaktır. Altı çocuklarının tümü de tören günü alandaki yerini alırlar. Çocuklar sıradan çocuklardır. Kimisi gizlice sigara içer, kimisi süslü bir genç kız, kimisi kendine bıyık çizen ve babasının verdiği porno dergileri okuyan bir ergen, kimiyse herkesin dalga geçtiği şişman bir çocuk… Tören günüyse Antonietta evde kalarak ev işlerini yapmak zorundadır. “Törene katılmak için hizmetçin olması gerekir” diyen bir komşusu faşizmin sınıfsal niteliğine dair de bir vurgu olarak okunabilir. Kendisine kalsa törene gidecek olan ev kadını, evde kalarak filmin ana öyküsü için ilk ayağı oluşturur.

Sophia Loren’in canlandırdığı Antonietta sıradan bir ev kadınıdır. Gabriele’yle tanıştığı gün bütün hayatı değişecektir

Faşizmin coşkun kutlamalarına katılmayan diğer kişi ise Marcello Mastroianni’nin canlandırdığı, Antonietta’nın altıncı kat komşusu Gabriele’dir. Gabriele gey olduğu için çalıştığı radyodan kovulmuş aynı zamanda anti-faşist olan birisidir. Antonietta’nın evlerinden kaçan kuşu yakalamak için yardım istemesiyle yolları kesişir. Önce Antonietta  Gabriele’nin dairesine gider. Onun yardımıyla kaçan kuşu yakalar ve evine geri döner. Daha sonra Gabriele onu ziyaret eder, kahve içip sohbet ederken ikilinin giderek yakınlaştığına tanıklık ederiz.

Dolayısıyla filmin çatısı da kurulmuş olur. Arka planda faşizmin heybetli, gürültülü coşkusu vardır. Bu fonun önünde ise şöyle ya da böyle faşist histerinin dışında kalmış bir kadın ve bir erkeğin hikâyesi anlatılır. Ancak hikâyeyi sıradan olmaktan uzaklaştıran şey, Gabriele’nin gay oluşudur. Gabriele bir gay değil de heteroseksüel olsaydı film sıradan bir şekilde devam edecek ve basit bir kadın-erkek ilişkisine indirgenecekti. Ancak yönetmen Ettore Scola bu yolu izlemez. Bize hikâyeyi hep yan kanallardan anlatırken (örneğin saatlerce canlı yayın yapan bir radyo, hükümetin biyo-politik denilebilecek yönetim ve nüfus politikaları vs.) faşizm histerisinin dışında ve uzağında kalan bir hikâyeyi de resmeder.

Film boyunca arka planda dolaylı da olsa bir faşizm eleştirisi de vardır. Birinci eleştiriyi oğlan çocuk gösteriye gitmek istemediğinde görürüz. Annesi oğluna, “gitmezsen sınıfta bırakırlar” der. Böylece törene katılımın bir yanıyla zorunlu olduğunu görüyoruz. İkinci eleştiriyi Antonietta’nın evde bulduğu bir karikatürdeki “bu kadar ufak insanların böylesine gaddar olabileceklerine inanmazdım” sözünde görürüz. Bu söz, yukarıda anlatmaya çalıştığımız kitelelerin faşizmden nasıl heyecanlandığı ve onu nasıl arzuladığını gösterir niteliktir. Yine film boyunca paranoyak bir milliyetçiliğin izlerini görürüz. Buna göre herkes İtalya’ya karşıdır. Arka planda işleyen bir diğer ve son noktada film boyunca açık olan radyonun törene katılan İtalyanları coşkuları nedeniyle “güzel bir yurttaşlık örneği sergiledikleri” için takdir etmesidir. Bu da faşist ütopyanın makbul vatandaşına yapılan bir gönderme olarak dikkat çeker.

Yeniden ikiliye dönecek olursak: Antonietta aslında sıradan bir kadındır. Sıradanla kasıt faşizmle ilgili bir sorununun olmayışıdır. Ona kalsa o da gösteriye gidecektir ancak ev işleri buna engel olmuştur. Onun üzerinden bir ev kadınlığı eleştirisi de görürüz. Buna göre bir evde bir anne yerine üç anne olmalıdır. Birincisi temizlik işleriyle, ikincisi yemek yapmayla ilgilenecek üçüncü de yataktan hiç çıkmayacaktır. Antoinetta’nın başlangıçtaki sıradanlığını kapıcının kendisini Gabriele hakkında uyarırken de görürüz. Kapıcının uyarısı üzerine Gabriele ile arasında mesafe koymaya çalışır ilkin. Onu sürekli gülüp dalga geçmekle suçlar, faşizmin dilinden bir neşe eleştirisidir bu. Gerçekten de Gabriele faşizmin dışında bir tiptir. Dans eder, espri yapar, sürekli güler. Tüm bunlar faşizmin gerektirdiği ve getirdiği ciddiyetle bağdaşan şeyler değildir. Ancak Antonietta ne kadar uzak durmak istese de Gabriele’nin çekiminden uzakta tutamaz kendisini. Hatta Gabriele’nin gey olduğunu duyması bile değiştirmez işleri, Antonietta giderek karşı konulmaz bir cazibe hissetmektedir.

Faşizmin gerektirdiği ve getirdiği ciddiyetle bağdaşmayan şeyler

İşte Antonietta’nın yalnız ve güzel İtalya olduğu yer burasıdır. Birinci olarak faşizmin en tabanında yer alan, onu kutlamaya bile katılamayan bir destekçi olarak karşımıza çıkar. İkinci olarak faşizmin hem ev işlerinin hem de üremenin sembolü olarak kadına biçtiği rolü teşhir eder. Üçüncü olarak bir arzu nesnesi olmak ister ancak arzu duyduğu kişi eşcinseldir, kadınlara ilgi duymamaktadır. Dolayısıyla herkesin kendisinden faydalandığı ancak kimsenin kendisine bir şey vermediği asimetrik bir ilişki toplamıdır Antonietta. Yalnızdır ve güzeldir.

Eşcinsel ve antifaşist Gabriele ile Antonietta arasındaki sıra dışı bir ilişki vardır

Gabriele ise daha karmaşık bir ilişkiler kümesi sunar. Gay olduğu anlaşılmasın diye bir kadınla ilişki kurmasına rağmen radyodan atılır. Antifaşisttir ve film boyunca bir hareketle bağı olduğu ima edilir. Yaptığı telefon görüşmelerinden bu izlenimi ediniriz.

Burada belirtilmesi gereken şey, Antonietta ile Gabriele arasındaki ilişkinin iki başlangıcı olduğudur. Bunlardan ilkinde Antonietta yabancı bir erkekle karşılaşır ve adım adım onun cazibesine kapılır. Adam kendisine okuması için kitap vermekte, Mussolini’nin kadınları aşağılayıcı sözlerini eleştirmekte ve bir eve hapsolmuş kadın için etkileyici bir figüre işaret etmektedir.

Bu aralarındaki ilişkinin birinci yönüdür. Ancak aralarındaki ilişki ikinci bir başlangıca daha işaret eder. Kapıcı gelip Antonietta’ya adamın antifaşist olduğunu söyler ve adama güvenmemesi için uyarır. Bunun üzerine Antonietta adamla arasına mesafe koyar ve adamın gey olduğunun anlaşılmasıyla daha da uzak durur. Bu ikinci başlangıç noktasıdır. Bunun üzerine adam Antonietta’yı eleştirerek birbirinin aynı erkeklerin arzusu için yanıp tutuşan bir kadın olmakla suçlar. Bu çatışmalı başlangıç bir süre sonra ilk başlangıç gibi kadının adama cazibe duymasıyla sonuçlanır ve ikili sonunda sevişirler.

Filmdeki sevişme sahnesinin sembolik bir önemi vardır. Filmin başından beri sürekli yayında olan radyo tam bu sevişme sahnesinde susar. Bu sembolik olarak faşizmin yenildiği anlamına gelir. Çift sevişmiş ve gerçek bir iletişime geçmiştir. Adam için kadın “diğerlerinden farklı”dır, kendisini çeken şey budur. Herkesin erkekten anladığının baba, asker ve koca figürleri olduğunu kendisininse bunun dışında kaldığını söyler. Kadın ise hayatından şikâyetçidir. Kocasıyla doğru düzgün konuşmamaktadır, adam karısına emir vermektedir, kocasının tüm ilgisi parti ve devlet üzerinedir.

Sevişme her şeyi değiştirmiştir. Faşizmin marşları, yürüyüşleri ve gürültüsünü bastırmış istisnaî bir an kurmuştur. İstisnaîdir çünkü tekrarı olmayacaktır. Gabriele, sevişmiş olmalarına rağmen geydir, ayrıca gelen iki arkadaşıyla birlikte detayları bilinmeyen bir gemi yolculuğuna çıkacaktır, apartmanı terk edecektir.

Gabriele ve Antonietta arasındaki tüm çıkmazlara rağmen engellenemeyen bir çekim söz konusudur

Sevişmenin kurduğu istisnaî anın bir diğer yönü de Antonietta’nın bundan sonra hayatının asla eskisi gibi olamayacağıdır. Törenler bitmiş herkes evine dönmüştür. Sofra kurulmuş, tüm aile yemektedir ancak Antonietta kayıptır, bedenen orada ama ruhen başka bir yerdedir. Antifaşist ve gey olmasına rağmen cazibesine kapıldığı karizmatik arzu nesnesi yoktur artık. Kocası kendisiyle sevişmek ister ama o Gabriele’nin kendisine verdiği kitabı okumayı tercih eder. Bu, kadının hayatının asla eskisi gibi olmayacağının işaretidir.

Bir ask ve bir kadının dönüşümü

Filmin sonu, başlangıcının ikinci bir yansımasıdır. Herkes evine dönmüştür ama bayraklar, silahlar, ordular, Hitler’in nasıl biri olduğu, İtalya’nın askerî ve politik gücü üzerine konuşmalar tüm evlerde devam etmektedir.

Özetleyecek olursak Özel Bir Gün isimli film, faşizmin herkesi nasıl harekete geçirdiğinden hareketle başlar ve dışarıda kalan iki karakterin karşılaşması temelinde arzunun ve dönüşümün faşizm tarafından asla ele geçirilemeyeceğini vurgular. Dönüşüm, kadının dönüşümüdür. Sıradan, faşizmin destekçisi bir ev kadınının her bakımdan sıra dışı olan bir adamla karşılaşmasının bu yalnız ve güzel kadını nasıl değiştirebileceğinin hikâyesidir. Mussolini’nin kadınları aşağılayan sözlerini paylaşan, havada gösteri yapan savaş uçaklarından heyecanlanan faşizan bir kadından, hem cinsel kimliği hem de politik tutumları kadın için pek de rastlanılır olmayan ve hatta tehlikeli görülebilecek bir adama âşık olan bir kadına geçiştir bu. Öyleyse faşizmi yenecek olan da, bu film özelinde, karşılaşmalar ve karışımlar örgütlemekten geçmektedir. Faşizme karşı melezlik, filmin mottosu budur.

Baris Yildirim
Barış Yıldırım

1979 İstanbul doğumlu. Lisans eğitimini Yıldız Teknik Üniversitesi İktisat Bölümü’nde tamamladı. Ardından Londra’daki Middlesex Üniversitesi’nde felsefe üzerine yüksek lisansını yaptı ve uzun seneler Londra’da yaşadı. Halen Hacettepe Üniversitesi’nde felsefe bölümünde doktora öğrencisidir. Bugüne kadar aralarında çevirmenlik ve editörlüğün de bulunduğu pek çok işte çalıştı. Aynı zamanda şair. Pek çok dergi ve fanzinde şiiirleri yayımlandı.


*Görüş gazetesi, farklı disiplinlerden, farklı görüş ve içeriklere açık bir platformdur. Makaleler Görüş gazetesinin editoryal politikasıyla uyumlu olmak zorunda değildir.

İlgili İçerikler

temel demirer
Kültür & Sanat

Üsküdar’dan Öte”nin Şairleri(*)

Temel Demirer

“Her şey bir ilkle başlar Şiir bir sözcükle Aşk bir dokunuşla Gelecek bir adımla Unutma Hiçbir güç senden daha Güçlü...

sibel özbudun
Kültür & Sanat

Mahpustan Aşka Dair Dizeler[*]

Doç. Dr. Sibel Özbudun

“Herkesin bir gideni vardır, İçinden bir türlü uğurlayamadığı.” Gabriel García Márquez, “Şiir, insan varoluşunun biricik somut kanıtıdır,” derken ekler Elias...

temel demirer

Zirvedeki Kürsüdür Sahne(miz)

hollywood, Sinema, Film

Hollywood’un Evrimi: Sessiz Filmlerden Dijital Yayına

Fransız Sineması: Sinematik İsyan ve Yeni Dalga’nın Kalıcı Etkisi

Fransız Sineması: Sinematik İsyan ve Yeni Dalga’nın Kalıcı Etkisi

Kırılgan Bir İkon ve Yorgun Bir Entelektüel: Marilyn Monroe ile Arthur Miller’ın Dramı

Kırılgan Bir İkon ve Yorgun Bir Entelektüel: Marilyn Monroe ile Arthur Miller’ın Dramı

temel demirer

Yazmak Eylemi ile Sözün Gücü

Militan, İdamlık, Sürgün: Abdulkadir Konuk(*)

Militan, İdamlık, Sürgün: Abdulkadir Konuk(*)

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Son Makaleler

Bir Gecede 1 Trilyon Dolar Buhar Oldu: Algoritmaların Gazabı
Ekonomi

Bir Gecede 1 Trilyon Dolar Buhar Oldu: Algoritmaların Gazabı

Görüş Redaksiyon

2025 sonbaharında Washington’da alınan bir karar, dünya finans piyasalarında sarsıcı bir zincirleme reaksiyona yol açtı. Yüzeyde sıradan bir ticaret politikası...

israil ve siyonizm

İsrail Devleti ve Siyonizmin Kökenleri

nadir toprak elementleri

Çin’in Nadir Maden Hamlesi: ABD Hegemonyasına Meydan Okuma

the cyrpto crash

The 2025 Crypto Crash: US Tariffs Trigger a $1 Trillion Meltdown

KATEGORİLER

  • Dünya
  • Ekonomi
  • Politika
  • Kültür & Sanat
  • Opinion Internatıonal
  • Podcast
  • Gorüş TV
  • Diğer

SAYFALAR

  • Ansayfa
  • Gizlilik Politikası
  • Görüş Hakkında
  • Görüş’te Yazmak | Become an Opinionmaker
  • Künye
  • Yayın ilkelerimiz
  • İletişim | info@gorus21.com

BİZİ TAKİP EDİN

gorus-stickyl-ogo-dark

HAKKIMIZDA

21. yüzyılın disiplinlerarası, uluslararası, farklı görüşlerin yer aldığı yayın organı

© 2025 Görüş Tüm Hakları Saklıdır.

Hoş Geldiniz!

Hesabınıza aşağıdan giriş yapın

Şifrenizi mi unuttunuz? Kayıt Ol

Yeni Hesap Oluşturun!

Kayıt olmak için aşağıdaki formları doldurun

Tüm alanlar zorunludur. Giriş Yap

Retrieve your password

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş Yap
No Result
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Dünya
  • Ekonomi
  • Politika
  • Kültür & Sanat
  • Opinion Internatıonal
  • Gorüş TV
  • Görüş Podcast
  • Diğer
  • Giriş Yap
  • Kayıt Ol

© 2024 Görüş Tüm Hakları Saklıdır.

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır. Bu web sitesini kullanmaya devam ederek çerezlerin kullanılmasına izin vermiş olursunuz.